Fakirlik ve Açlık

 

Fakirler çoğalacak.
(Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahir Zaman Alametleri, s. 455)

 

 

Açlık ve hayat pahalılığı alabildiğine yayılacak.
(Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 440)

 

 

Deccal'in zuhurundan üç yıl önce, son derece buhranlı günler olacak, açlık hüküm sürecektir. (Kıyamet Alametleri, s. 220)

 

Mehdi öncesinde yaşanacak olan açlık ve fakirlikle ilgili olarak Peygamber Efendimiz (sav)'in yukarıdaki hadislere benzer pek çok hadisi bulunmaktadır. Hiç şüphesiz tarih boyunca açlık ve sefalet hep var olmuştur. Ancak ahir zamanda fakirlik tüm dünya genelinde çok büyük bir artış gösterecektir. Ve bu durum Mehdi'nin gelişinin habercisidir.

Yeni Çağ, 7 Şubat 2003, "AB'nin sefil yüzü"
Radikal, 1 Haziran 2002, "Küreyi saran yoksulluk"
Özgür Gündem, 17 Ekim 2002, "Günde 25 bin kişi açlıktan ölüyor"
Vatan, 13 Şubat 2003, "Kavganın ardında yoksulluk da var"
Tercüman, 12 Mart 2003, "K.Kore'de çocuklar açlıktan ölüyor"

Bugün dünyanın dört bir yanında yiyecekten ve içecekten mahrum, sağlıksız koşullar altında yaşayan, barınacak bir yer bulamayan insanlar bulunmaktadır. Bu durum Afrika, Asya, Güney Amerika başta olmak üzere Amerika ve Avrupa ülkelerinde de yoğun olarak sürmektedir. İnsanların küçük bir bölümü çok büyük bir refah içinde yaşarken, 2 milyara yakın insan açlık sınırında yaşamaktadır. 2000'li yıllara girerken yazılan bir makalede dünyanın içinde bulunduğu durum şu şekilde açıklanmaktadır:

Yeni bin yıla adım atarken, her gün yoksullukla ilgili sebeplerden dolayı 35.000 çocuğun hayatını kaybettiği bir dünya ile karşı karşıya geliyoruz. Bu da her 2.5 saniyede bir çocuk öldüğünü gösteriyor. Öyle bir dünya ile karşılaşıyoruz ki yoksulluk sınırının altındaki insan sayısı gün geçtikçe artıyor ve son zamanlarda bu sayı 1.5 milyar. Bu, Çin'in nüfusundan daha fazla, Avrupa Birliği'nin toplam nüfusunun dört katına eşdeğerdir.

Dünyanın en zengin üç ailesinin varlıkları birleştirildiğinde en az gelişmiş ülkelerdeki 600 milyon insanın yıllık gelirlerinden daha fazla etmektedir. Bunun yanı sıra, dünyanın en fakir ülkelerinin 80 tanesinden fazlasının kişi başına yıllık geliri 10 yıl öncekine göre daha düşüktür.1

Günümüzde dünya genelinde fakirlik çok ciddi boyutlara ulaşmış durumdadır. UNICEF'in son raporları göz önünde tutulursa, dünya nüfusunun dörtte biri "tasavvur edilemez sıkıntı ve yokluk koşullarında" yaşamaktadır.2 Bir milyar üç yüz milyon kişi günde 1 dolar, üç milyar kişi de günde 2 dolar ile geçinmektedir.3 Yaklaşık bir milyar üç yüz milyon insan temiz sudan, iki milyar altı yüz milyon insan temel sağlık hizmetlerinden yoksundur.4

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) 2000 yılı raporuna göre, 826 milyon insan yetersiz beslenmektedir. Diğer bir ifadeyle her altı kişiden biri açlık çekmektedir.5

Başta Afrika kıtası olmak üzere dünya genelinde açlık ciddi boyutlara ulaşmıştır. Time dergisi 1 Ağustos 1994 tarihli sayısında, Zaire-Ruanda sınırında açlık ve şiddet nedeniyle ölen insanları kapak konusu yapmıştı.
Yukarıda sağda görülen kapakta şunlar yazılıdır:
Time, 01 Ağustos 1994, "Bu son günlerin başlangıcıdır. Bu kıyamettir."
(Sağ alt resim) Time, 14, Aralık 1992

Gelir dağılımındaki adaletsizlik de son birkaç on yıl içinde aşırı derecede, düşünülenin çok ötesinde büyümüştür. Birleşmiş Milletler kaynakları göstermektedir ki 1960 yılında dünya nüfusunun en fakir %20'si ile en zengin %20'si arasındaki gelir oranı 1'e 30 iken, 1995'te 1'e 82 olmuştur.6 Sosyal adaletteki çöküşe bir örnek de dünyanın en zengin 225 şahsının servetinin dünya nüfusunun %47'sinin senelik gelirine eşit hale gelmesidir.7

İstatistiklerin ortaya koyduğu bu güncel veriler aynı zamanda, Peygamberimiz (sav)'in sözünü ettiği fakirliğin artacağı haberinin de göstergeleridir. Peygamberimiz (sav)'in işaret ettiği dönemin günümüz koşullarını tasvir ettiği açıktır. Geçmiş yüzyıllara bakıldığında kuraklık, savaşlar veya felaketler gibi nedenlerle zorluk ve sıkıntılar yaşandığı fakat bunların geçici ve bölgesel boyutlarda kaldığı görülmektedir. Oysa içinde bulunduğumuz çağda yaşanan fakirlik ve geçim zorlukları kalıcı, düzenli ve büyük ölçekli bir yapı taşımaktadır.

Şüphesiz Rabbimiz sonsuz şefkat ve merhamet sahibidir; insanlara zulmedici değildir. Elbette böyle haksız durumlar dini, ahlaki ve vicdani değerlerden yoksun, bencillik ve çıkar ilişkileri üzerine kurulu bir dünya düzeninin kaçınılmaz sonucudur. Nitekim "İnsanların kendi ellerinin kazandığı dolayısıyla, karada ve denizde fesad ortaya çıktı. Umulur ki, dönerler diye (Allah) onlara yaptıklarının bir kısmını kendilerine taddırmaktadır" (Rum Suresi, 41) ayetinde dünyadaki fitnenin nedeninin insanların Allah'ın dininden yüz çevirmeleri olduğu haber verilmektedir.

Altınçağ'ın başlamasıyla birlikte tüm bu zorluklar ortadan kalkacaktır. Açlık, yoksulluk ve sefalet yerini bolluğa, berekete ve zenginliğe bırakacaktır. O dönemde ihtiyaç ve yokluk içinde hiçbir insan kalmayacak, din Allah'ın Kuran'da tarif ettiği şekliyle yaşanacak ve insanlar "Onların mallarında dilenip-isteyen (ve iffetinden dolayı istemeyip de) yoksul olan için de bir hak vardı." (Zariyat Suresi, 19) ayetinde bildirildiği gibi mallarını ihtiyaç içinde olanlarla paylaşacaklardır. Zaten İslam ahlakının yaşandığı bir toplumda bazı insanların zengin, bazı insanların yoksul olması da mümkün değildir. Çünkü eğer bir insan iman ediyorsa Allah'ın "Yoksula yemek vermeye destekçi olmazdı. Bundan dolayı bugün, kendisine hiçbir sıcak dost yoktur." (Hakka Suresi, 34-35) ayetlerinde bildirdiği duruma düşmekten korkar. Bu da toplumda büyük bir sosyal adalet, refah ve bereketin oluşmasına vesile olur.

--------------------------------------------------------------------------------

1. http://www.oxfam.org.hk/english/resource/document/millennium.shtml
2. UNICEF, "Children and Poverty: Key Facts", 2000,http://www.unicef.org/copenhagen5/factsheets.htm
3. Manufacturing Dissent, "World Statistics - The Rich and the Poor", 1999,http://www.reagan.com/HotTopics.main/HotMike/document-8.13.1999.6.html
4. UNICEF, "Children and Poverty: Key Facts", 2000,http://www.unicef.org/copenhagen5/factsheets.htm
5. FAO, "The state of food insecurity in the world", 2000,http://www.fao.org/FOCUS/E/SOFI00/sofi001-e.htm
6. Human Development Report 1998, United Nations Development Programme, New York, Eylül 1998- www.oneworld.org/ni/issue310/facts.htm
7. Manufacturing Dissent, "World Statistics - The Rich and the Poor", 1999,http://www.reagan.com/HotTopics.main/HotMike/document-8.13.1999.6.html

Ana Sayfa